|
 |
|
 |
» Amortisman Sınırı
» Vergiden Müstesna Yemek Bedeli
» Emlak Vergisi Oranları
» Fatura Düzenleme Sınırı
» Değer Artış Kazançları İstisna Tutarları
» Kıdem Tazminatı Tavanı
» Usulsüzlük Cezalarına Ait Cetvel
» Yıllık Ücretli İzinler
|
|
|
 |
|
 |
» Ülke içinde kullanılan muhasebe standartlarını uluslararası standartlarla bütünleştirebilmek için 1995 yılından bu yana 43 uluslararası muhasebe standardı Türkiye’ye ...
|
|
|
 |
|
|
 |
|
|
|
Hizmet ihracatında hizmet ithalatı yapılan firmanında aynı olması halinde mahsuplaşma sonucunda kala
Özelge: Hizmet ihracatında hizmet ithalatı yapılan
firmanında aynı olması halinde mahsuplaşma sonucunda
kalan tutarın tevsikinin yeterli olup olmayacağı
Sayı:
39044742-KDV 12-1115
Tarih:
26/07/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ KDV GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : 39044742-KDV 12-1115 26/07/2013
Konu : Hizmet ihracatında hizmet ithalatı yapılan firmanında
aynı olması halinde mahsuplaşma sonucunda kalan
tutarın tevsikinin yeterli olup olmayacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, firmanızın, yurt dışındaki firmalara
telekomünikasyon hizmeti verdiği ve bu firmalardan aynı hizmet nevi'ni ithal ettiği, verilen bu
hizmetlerin karşılıklı olarak her ay faturalandırıldığı, ithal edilen söz konusu hizmet bedeline ait
KDV nin sorumlu sıfatıyla yatırıldığı ancak bu işlemler sırasında hizmetin verildiği yurtdışı firma ile
hizmet alınan yurtdışı firmanın aynı olduğu durumlarda aradaki ödemenin alınan hizmet bedeli
düşüldükten sonra kalan bakiye olarak yapıldığı belirtilmekte ve bu kalan net döviz tutarının
Türkiye'ye getirilmesinin hizmet ihracatı kapsamında alınan iade açısından geçerli olup olmayacağı
hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
3065 Sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun, 1 inci maddesinde, ticari, sınaî, zirai
faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye'de yapılan teslim ve hizmetler ile her türlü
mal ve hizmet ithalatının KDV ye tabi olduğu hüküm altına alınmış, 11/1-a maddesinde ihracat
teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetler KDV
den istisna edilmiş ve Kanunun 32 nci maddesi ile de yüklenilen vergilerin iade edilebilmesi imkanı
sağlanmıştır.
Hizmet ihracına ilişkin usul ve esaslar ise 26 ve 113 Seri No.lu KDV Genel Tebliğleri ile
60 No.lu KDV Sirkülerinde açıklanmıştır.
Bu açıklamalar çerçevesinde, hizmet ihracında KDV istisnasının uygulanabilmesi için 26 Seri No.lu
KDV Genel Tebliğinin (K) bölümünde sayılan diğer şartların yanı sıra hizmet bedelinin döviz olarak
Türkiye'ye getirilmesi zorunlu olup yurtdışındaki müşteri için ifa edilen hizmetlerin, hizmetin ifa
edildiği dönemde, bedelin döviz olarak Türkiye'ye gelmesi beklenilmeden ihracat kapsamında beyan
edilmesi gerekmekte ancak bu şekilde beyan edilen işlemlerle ilgili yüklenilen ve indirim konusu
yapılamayan vergilerin KDV Kanunun 32 nci maddesi kapsamında iadesi ise hizmet bedeli döviz
olarak Türkiye'ye gelmeden yerine getirilmemektedir.
Öte yandan, KDV Kanunun 11/1-a maddesi kapsamındaki işlemlerden doğan iadelere ilişkin usul ve
esaslar ise 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde belirlenmiş olup Tebliğin "Mahsup Talebinde
Aranılan Belgeler" başlıklı (1.1.3.) bölümüne göre, nakden veya mahsuben iade taleplerinde
dilekçenin yanı sıra iade hakkı doğuran işlem (hizmet ihracatı) itibarıyla vergi dairesine, bu
bölümde sayılanların yanı sıra münhasıran 4389 sayılı Bankalar Kanunu hükümlerine göre faaliyette
bulunan bankalar veya özel finans kurumlarınca düzenlenmiş döviz alım belgesi aslı veya ilgili
banka veya özel finans kurumu şubesince onaylanmış örneği ya da dövizin yurt dışından geldiğini
gösteren bankadan alınmış belgenin ibrazı gerekmektedir.
Hizmet ihracının tevsikinde aranılan döviz alım belgesinde yer alan tutarın, prensip
olarak, ihraç edildiği beyan edilen hizmet tutarı kadar olması gerekmektedir. Ancak cari hesap
şeklinde çalışılması nedeniyle ihraç edildiği beyan edilen hizmet tutarı yerine mahsuplaşma sonrası
kalan tutar kadar bir döviz alım belgesi veya yerine geçen belgelerin ibraz edildiği durumlarda,
firmaların kendi aralarında yapmış oldukları "mahsuplaşma" yazılarının tevsik edici belge olarak
ibrazı yeterlidir. Firmaların aralarında yapmış oldukları söz konusu mahsuplaşma yazılarının
doğruluğunun ise vergi dairesince talep edilmesi durumunda, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3/B
maddesi uyarınca ispat ve yemin hariç her türlü delille (örneğin banka kayıtlarıyla) tevsik
edilebileceği tabiidir.
Öte yandan, yurt dışındaki firma ile cari hesap şeklinde çalışılması nedeniyle ithalat ve
ihracatın aynı dönemde yapılmış olmasına gerek bulunmamaktadır.
Buna göre, firmanızın yurt dışındaki firmalara yaptığı telekomünikasyon hizmet ihracına
ilişkin bedelden aynı firmalardan yaptığı telekomünikasyon hizmet ithalatına ait bedel düşüldükten
sonra (mahsuplaşma yoluyla) kalan tutara ilişkin döviz bedelinin Türkiye'ye getirilmiş olması ve
mahsuplaşmanın da tevsik edilmesi halinde bu işlemlerle ilgili olarak yüklenilen ve indirim konusu
yapılamayan KDV nin hizmet ihracı kapsamında iadesi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
|
|
 |
|
|
|